Bedri Baykam, Atatürk ve İnönü, 1994

Bedri Baykam, Atatürk ve İnönü, 1994
Karakter Boyutu

Atatürk ve İnönü, 1994, karışık teknik 109 x 83 cm

BEDRİ BAYKAM (1957, Ankara)

Bedri Baykam 1957 yılında Ankara'da CHP milletvekili Dr. Suphi Baykam ve Yüksek Mimar Mühendis Mutahhar Baykam’ın ikinci çocuğu olarak doğdu. İki yaşında resim yapmaya başladı. Altı yaşında Ankara, Bern ve Cenevre'de ilk eserlerini sergiledi. Harika çocuk olarak tanımlandığı 1960'lı yıllarda Avrupa ve Amerika'nın birçok sanat merkezinde sürekli olarak sergiler açtı, büyük ilgi gördü. İstanbul Fransız Lisesi'ne devam eden Bedri Baykam 1975 yılında Paris'e taşındı. Sorbonne Üniversitesi'nde işletme ve ekonomi tahsili yapan Baykam, bu fakülteden master aldı. Paris'te aynı süreç içinde L'Actorat isimli özel okulda aktörlük tahsili de yaptı.

1980 yılında Amerika'ya taşınan sanatçı, 1984'e kadar California College of Arts and Crafts'de resim ve sinema eğitimi gördü. 1987 yılına kadar Amerika'da kalan Baykam, bu süre içinde de San Francisco, New York, İstanbul ve Paris'te birçok sergiler açmaya devam etti.

1987'de atölyesini İstanbul'a taşıyan Baykam, bugüne kadar 86 kişisel sergi açtı, birçok grup sergisine katıldı, birçok kısa metrajlı film ve video filmleri çekti, kısa ve uzun metrajlı filmlerde aktörlük yaptı. Baykam'ın yayınlanmış 17 kitabı bulunuyor.

Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği ve Atatürkçü Düşünce Derneği'nin aktif üyelerinden olan sanatçı, aynı zamanda Plastik Sanatlar Derneği (UPSD) nin de kurucularından ve eski 2. başkanı. Sosyal demokrat üç partinin birleşmesini sağlamak amacıyla kurulan Taban Operasyonu hareketini, çeşitli demokratik kitle örgütleri başkanları ile beraber örgütleyen ve yönlendiren Baykam, 1995 yılı CHP kurultayında, CHP Parti Meclisi Üyeliğine seçildi ve bu göreve üç sene boyunca devam etti. Daha önce Güneş, Tempo, Siyah - Beyaz, Cumhuriyet, Aydınlık ve Akşam’da köşesi olan, üç yıl boyunca “Dönemin Rengi” isimli bir kültür tartışma programını Prima TV’de hazırlayan ve sunan, 2 yıl boyunca Artist - Skala sanat dergisinin genel yayın yönetmenliğini yapan Baykam, ayrıca 2 ayda bir yayınlanan İleri dergisinde, iki haftada bir çıkan Türk - Solu dergisinde ve Cumhuriyet Gazetesi'nde siyasi makaleler yazıyor.

Yeni Dışavurumculuk akımının öncülerinden olan ve ayrıca yaptığı multi-medya enstalasyonları (Livart) ve kolajlı siyasi sanat eserleriyle de tanınan Baykam, sürekli kabuk değiştirmeyi seven bir sanatçı. 80’lerin başından bu yana birçok 16 mm kısa film yönetti ve çeşitli uzun metrajlı filmlerde oyuncu olarak rol aldı.

1999 Aralık ayında, 40 yıllık sanat serüvenini ele alan retrospektif sergisi İstanbul’da, AKM’de açıldı. Amerikalı yönetmen Stefan R. Svetiev’in “This Has Been Done Before” isimli filmi, sanatçının tüm kariyerini ve siyasi yaşamını ele alan bir belgesel olarak aynı süreçte tamamlandı. Boyut Yayın Grubu aynı vesileyle Baykam’ın tüm dönemlerini biraraya getiren 480 sayfalık, “I’m Nothing But I’m Everything” isimli geniş monografiyi yayınladı.

2003 yılında CHP kurultayında Parti'nin Genel Başkan adaylarından olan Bedri Baykam, yıllardır ülkemizde siyaset sahnesinin ortasında yer alan aydınlardan biridir.

Baykam ayrıca merkezi İstanbul’da bulunan Piramid Film Prodüksiyon Yapımcılık ve Yayıncılık şirketinin de sahibidir.

1997 Mayıs ayında gazeteci Sibel (Yağcı) Baykam ile evlendi. Ocak 1999'da çiftin Suphi adını verdikleri oğulları oldu.

BEDRİ BAYKAM, 80'Lİ YILLAR - CALIFORNIA "YENİ DIŞAVURUMCULUK AKIMININ İLK YILLARI"

Bedri Baykam 80'li yılların Yeni Dışavurumcu dalgasının Türkiye'deki en önemli temsilcisi...

Amerika ve Avrupa özellikle Almanya ve İtalya'da, birbirinden habersiz sanatçılar tarafından eş zamanlı olarak yapılan yeni tuval resimlerle başlayan "Yeni Dışa Vurumculuk" akımının adı, 1982'de kullanılmaya başlandı. Bedri Baykam 80'lerin bu ilk yıllarını California'da yaşadı ve bu stili henüz bir adı olmadan, birbirinden habersiz ve uzak meslektaşları gibi, ilk uygulayan sanatçılar arasında oldu.

"1982'de benim yaptığım sanatın, sonradan adı Yeni Dışavurumculuk olarak konan uluslararası akımla paralelizme oturarak onun bir parçası olması, dönemin en önemli Amerikan, Fransız, Alman, İtalyan sanatçılarıyla beraber, o işlere eşzamanlı olarak imza atmam Türk sanat tarihine şunu getirmiştir; İlk defa bir Türk sanatçı batıyla eşzamanlı olarak uluslararası bir akımın işlerini üretmiştir. Yani takipçi değil, oluşturucudur."

80'li yıllardaki en iyi sanat yapıtlarının belirgin özellikleri renk ve biçim dolgunluğu, sunuş zenginliği bazı durumlarda da dramatik etki sağlamak için başvurulan anlatım yalınlığıydı. Bazen bu özellik sanatla ilgili önemsiz, kendine dönük düşünceleri, bazen de çok karmaşık ve önemli insan sorunlarını dile getirmek için kullanıldı. Bu dönemde 1970'li yılların kavramsal temelli sanat yapıtlarına olan yaklaşım geri planda kalmaya başlamış ve tuval resmi yeniden geri dönüşünü ilan etmişti. Bu güçlü dönüş ile sanatçılar; "Yeni Dışavurumculuk" olarak adlandırılan bu süreçte kendi kültürel kökenlerine ilişkin açılımlar sağlarken resimlerinde salt modernizm öğelerinin yanına ilüstratif öğeler, hazır nesneler ekleyip farklı disiplinlerden; heykel ya da fotoğraftan da yararlandılar. Hikâyeleri basit ya da ağır olsun, Francesco Clemente, Anselm Kiefer, Julian Schnabel gibi eserleri güçlü sanatçılar ortaya çıktılar...

Soyut Modernizm'in öğelerine karşı başkaldıran sanatçılar, büyük boyutlu dizi eserler ürettikleri gibi geniş bir konu yelpazesi de sunmaktaydılar.

Bedri Baykam'ın o yıllarda batılı meslektaşlarıyla eşzamanlı olarak New York, Paris ve İstanbul'da sergilenen, aynı anda ilk defa bir uluslararası sanat akımının paralel ve eşzamanlı olarak Türkiye'de yaşanmasını sağlayan bu dönem eserleri, Türk sanat tarihi adına da sanatçının en önemli dönemidir denilebilir. Sanatçının 80'ler ile başlayan ve sonraki sürecinin temellerini atan bu döneminin ilk başyapıtı "Fahişe'nin Odası" adlı çalışmasıdır.

Baykam devam eden süreçte "Yeni Dışavurumcu" eserlerinde daha fazla bilinçlenerek yine tuvalin sınırları dışına taşmadan, ama kavramsallığa doğru bir gelişim süreci yaşadı. Gittikçe büyüyen tuvallerinde artık sadece görsel değil, düşünsel-politik yaklaşımlarının izdüşümleri de giderek yer almaya başladı.

Yine bu yıllarda, 1984'te batı sanat ortamının tekelciliğine karşı "Modern Sanat Tarihi Batının Bir Oldu Bittisidir" manifestosunu yayınladı. Bu çıkış uluslararası alanda büyük bir ses getirdi.

Baykam'ın o dönemde, "Danton Kanını Boş Yere Kaybetmedi", "Elimden Geleni Yapıyorum", "Yılanı Öldürseler", "New York İçilecek Denizdir", "İç Manzaralar Serisi" gibi kuşkusuz herbiri bir başyapıt niteliğinde eserlere imza attı.

Mac Art Gallery

BEDRİ BAYKAM'IN 4-D' LERİ

Bedri Baykam'ın 2007 yılında sergilenmeye başlayan dört boyutlu ve dünyada bir ilk olan ve sanata bakış açısını derinden etkileyecek resimleri büyük ilgi görüyor.

Sergilendiği her ülkede adından söz ettiren 4-D'ler hakkında California'da yaşayan, Mauritius'lu yazar, şair ve fotoğrafçı Mamade Kadreebux şunları söylüyor: "Yeni bir sayfa: Bedri'nin sanatı geri dönülmez şekilde sanata bakış tarzımızı, yaşama bakış tarzımızı, dünyayı algılayış tarzımızı değiştiriyor... Yani ressam, şair, filozof, sanatında öyle bir noktaya ulaşmış ki, bundan böyle sanata hiçbir şekilde yıllardır bakmaya alıştığımız şekilde bakamayacağız..."

Baykam, son 4-D yapıtlarında gerek kendi otobiyografisi, gerekse sanat tarihi üzerinde, zaman üzerinden yaşadığı gelgitlerle 4. boyutta gerçeküstü göndermelerle sanatın yüz yılına uzanan geçmişini adeta yeniden inşa ediyor. Jackson Pollock'tan Salvador Dali'ye, Marcel Duchamp'tan, Leonardo Da Vinci'ye, Van Gogh'tan Joseph Beuys'e kadar, sanat tarihinin birçok ölümsüz ismi, bu yapıtlarda adeta canlanarak aramıza dönüş yapıyor.

Son 1 yılda, California (Alphonse Berber Gallery), Berlin (Akademie der Künste), Londra ve Paris'te (Opera Gallery) çeşitli müze ve galerilerde sergilenen 4-D eserler, ilk çıktıkları 2007 yılından bu yana tüm sanat dünyasının ilgi odağı haline geldi ve birçok koleksiyona dahil oldu.

Bedri Baykam'ın son bir yılda İstanbul, Ankara dışında Monaco, Berkeley, Berlin ve Londra'da sergilenen 4-D yapıtları, 2010 yılında da yine İstanbul, Paris ve Los Angeles'ta sergilenecek.

Kaynak: www.turkishpaintings.com 

Sanatçının Diğer Atatürk Eserleri

Atatürk Kocatepe'de, 1994
Fenerbahçe Cumhuriyeti, 1998, Fotopentür 104 x 132 cm.
Hiç kimseye iltifat etmeyeceksin, 1998, Fotopentür, 106 x 75 cm.
Mustafa Kemal de Sarılacivertliydi, 1998 Fotopentür, 103 x 128 cm.
Şeş-ü Se, 1994, Tual üzerine akrilik, 140 x 190 cm.
Bu yazıyı paylaş
Paylaş
Kapat
0/0
Bedri Baykam, Atatürk ve İnönü, 1994