Afet İnan'ın kadın haklarına dair verdiği konferanstan sonra. (03.04.1930)
Fotoğrafdakiler: Afet İnan'ın bu konferansa “Kadınlar İçin Genel Oy” katılırken giydiği elbise bizzat Atatürk tarafından tasarlanmıştır. |
Afet İnan'ın kadın haklarına dair verdiği konferanstan sonra. (3 Nisan 1930)
Afet İnan'ın Başından Geçen Bir Olay ve Kadın Hakları
Afet İnan’ın başından geçen bir olay bu mücadeleye daha da büyük ivme kazandırdı. Afet Hanım 1929-1930 öğretim yılında müzik Öğretmen Okulu’nda Yurttaşlık dersleri veriyordu. Bu çerçevede kız-erkek birlikte eğitim verilen bu okulda seçimleri kavratabilmek amacıyla örnek bir belediye seçimi düzenledi.
Bu seçimi bir kız öğrencinin kazanması üzerine erkek öğrencilerden biri bu sonuca itiraz etti. Sonuca karşı çıkan erkek öğrenci bir metin okuyor. "Kanunda sadece erkekler oy verbilir, siz kız arkadaşlarımıza da oy verdirdiniz. Bu yanlış oldu diyecektir." Mevcut yasaya göre kadınların ne seçme nede seçilme hakkı vardı. Afet İnan bu olaydan çok kötü etkilenecektir.
Afet İnan'ın bu olayı Atatürk’e anlatması üzerine Atatürk, bir taraftan hukukçularla görüş alışverişinde bulunurken, diğer taraftan Afet İnan’dan bu konuyla ilgili araştırma yapmasını istedi. Uzman hukukçuların çalışmaları sonrası 3 Nisan 1930 gün ve 1580 sayılı kanun ile Türk kadınına belediye seçimlerinde seçme ve seçilme hakkı tanındı.
Afet İnan, Atatürk tarafından kendisine verilmiş olan araştırma görevini tamamlayarak 3 Nisan 1930 tarihinde Ankara Türk Ocağı’nda “Kadınlar İçin Genel Oy” konulu bir konferans verdi.
Afet İnan'ın bu konferansa katılırken giydiği elbise bizzat Atatürk tarafından tasarlanmıştır.
Afet İnan daha söze başlarken kadınların oy hakkı sorununu ele alacağını söyledi. İlk bölümde demokratik rejimde değişik hükümet biçimlerinden söz etti. İkinci bölümde kadının durumunu ve başka ülkelerde bu durumun yaşanma biçimini çözümledi. Sonuç olarak da, kadınların siyasal yaşama tam olarak katılmaları gerektiğini buna hakları olduğu ortaya koydu. Bu demokrasinin bir gereği idi. Gerçekten oy sandığında, en bilgisiz bir erkek seçmenin oyu, en yüksek sorumluluk katlarındaki devlet adamınki ile aynı değere sahipse, nasıl olur da kadın eşitliğin dışında bırakılabilirdi? Tüm yurttaşların eşitliğini ilke olarak benimseyen Türkiye Cumhuriyeti, bu hakkı kadınlara tanımak zorundaydı. Zaten kadınlar her alanda yeteneklerini kanıtlamış ve özellikle Kurtuluş Savaşı sırasında olmak üzere ulus işlerine duydukları ilgiyi göstermişlerdi. Demokratik Türkiye Cumhuriyeti kadınlara belediye seçimlerinde oy ve seçilme haklarını sağlamıştı. Aynı hakları ona genel seçimlerde de tanımasını geciktirmesi için hiçbir neden yoktu.
Bu konferans ve konferans sonrası tartışmalar ilk meyvesini 26 Ekim 1933’te verdi. 2349 Sayılı Kanunla Türk kadınına Köy ihtiyar Heyetlerine ve Muhtarlığa seçme ve seçilme hakkı tanındı.
Genel seçimler için kadınların hakları sorunu ise hâlâ çözülmemişti. 1934’te Mustafa Kemal ile o zaman Başbakan olan İsmet İnönü bütün gece çalışırlar. Şafakla birlikte Atatürk A.Afetinan’ı uyandırır.
İsmet İnönü'yle birlikte Afet İnan’ın kendisini beklemekte olduğu kitaplığa giren Atatürk, ona şöyle der “İnönü’nün elini öp ve teşekkür et.” Şaşıran Afet İnan nedenini sorunca Gazi şöyle açıklar: "Hükümet Büyük Millet Meclisi’ne teklif edecek”
Bu gelişme üzerine Anaya değişiklik teklifi Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne sunulur. 5 Aralık 1934’te Anayasasının 10. ve 11. maddeleri değiştirilerek her Türk kadınına 22 yaşında seçme, 30 yaşında seçilme hakkı verilir.
Kaynak: Arı İnan, Tarihe Tanıklık Edenler, İş Bankası Kültür Yayınları, 2010, Sayfa: 324-331