Mustafa Kemal Atatürk'ün Tokat'ta bir ihtiyarın dertleri ile ilgilenişi. (21.11.1930)

Fotoğraf Kaynağı: Atatürk Gazi Mustafa Kemal, Foto Cemal Işıksel, Türk Tarih Kurumu Basımevi, Ankara, 1969. Sayfa: 67
Fotoğraf Sanatçısı: Cemal Işıksel
Karakter Boyutu

Mustafa Kemal Atatürk'ün Tokat'ta bir ihtiyarın dertleri ile ilgilenişi. (21 Kasım 1930)

Bu fotoğraf Atatürk'ün fotoğrafçısı Cemal Işıksel tarafından Tokat'ta çekilmiş ve çok özel bir anı belgelemektedir. Bir ülke liderinin halkının dertlerini gayet samimi bir şekilde, nasıl dikkatle dinlediğini bizlere göstermektedir. Atatürk ile sohbet eden vatandaşımız bu yörede yaşanan sıkıntıları ve dertlerini devletin en üst makamına dile getirmektedir.     

Atatürk Türkiye Cumhuriyeti'ni, halkı dinleyerek, halkla konuşarak kurdu. Anadolu'da halk, yüzyıllar sonra ilk kez ayağına kadar gelip kendisini can kulağıyla dinleyen halkçı bir liderle karşılaştı…

HALKI DİNLEYEN LİDER 
“Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir” diyerek cumhuriyeti ilan edip saray saltanatı yerine halkın saltanatını kuran Atatürk, radikal devrimlerini yapmadan önce ve sonra devlet adamları, komutanlar, gazeteciler, aydınlar ve halkla konuştu. Örneğin 1923'te Cumhuriyeti ilan etmeden önce, 1924'te halifeliği kaldırmadan önce, 1925'te şapka devrimini yaparken, 1928'de harf devriminden sonra, 1930'da ve 1931'de Serbest Cumhuriyet Fırkası denemesinin ardından, Halkevlerini kurarken ve devletçi kalkınmadan önce birçok ili kapsayan yurt gezilerine çıktı. Devlet adamları, komutanlar, gazeteciler, aydınlar ve halkla konuştu. Halkın düşünce ve görüşlerine kulak verdi. Halkın sorunlarını dinledi.

Atatürk, Türkiye Cumhuriyeti'ni halkı dinleyerek, halkla konuşarak kurdu. Anadolu'da halk, yüzyıllar sonra ilk kez ayağına kadar gelip kendisini can kulağıyla dinleyen halkçı bir liderle karşılaştı.

Atatürk'ün 1930-1931 inceleme gezisi 1929 Dünya Ekonomik Buharını daha 6 yıl önce, bir bağımsızlık savaşıyla kurulup yokluk ve yoksulluk içinde ayakta durmaya çalışan Türkiye Cumhuriyeti'ni çok olumsuz etkiledi. Ekonomi hiç de iyi değildi. Halkın şikayetleri artmıştı.

İşte o koşullarda Atatürk, hem tek parti CHP'yi dengelemek hem bir demokrasi denemesi yapmak hem de halkın nabzını yoklamak için 12 Ağustos 1930'da arkadaşı Fethi Okyar'a Serbest Cumhuriyet Fırkası'nı (SCF) kurdurdu. 5 Ekim 1930'da yapılan belediye seçimlerinde CHP 480, SCF 22 belediye kazandı. Fakat rejim karşıtlarının SCF'de toplanmaları üzerine 17 Kasım 1930'da SCF kapatıldı.

Atatürk, SCF'nin kapatıldığı o gün bir yurt gezisine çıktı. O geziye katılanlardan Ahmet Hamdi Başar, Atatürk'ün geniş kapsamlı o gezisinin “özel bir amacı” olduğunu söylüyor: “Serbest Fırka olayı, ülkede yönetimden memnun olmayanların çokluğunu ortaya koymuştu. Her taraftan şikayetler yükselmekteydi… İşte işlerin iyi gitmediğini ve müdahale etmek gerektiğini anlayan Atatürk, uzman bir heyetle, 1930 Kasım'ında, Ankara'dan Kayseri'ye doğru yola çıktı.”1

Cumhurbaşkanı Atatürk, 17 Kasım 1930 Pazartesi günü saat 21.08'de özel trenle Ankara'dan hareket etti. 18 Kasım'da Kayseri, 20 Kasım'da Sivas, 21 Kasım'da Tokat, 22 Kasım'da Turhal ve Amasya, 24 Kasım'da Çarşamba, 26 Kasım'da Samsun, 27 Kasım'da Trabzon, 1 Aralık'ta İstanbul, 19 Aralık'ta Tekirdağ, 20 Aralık'ta Kırklareli, 22 Aralık'ta Edirne ve 26 Aralık'ta İstanbul'u ziyaret etti. Atatürk, 6 Ocak 1931'de Ankara'ya döndü. Atatürk'ün inceleme gezisi, 23 Aralık 1930'daki irticai ayaklanma Menemen Olayı nedeniyle yarım kaldı. Atatürk yarım kalan inceleme gezisini 26 Ocak – 2 Mart 1931 tarihleri arasında İzmir, Balıkesir, Aydın, Denizli, İçel, Mersin, Adana, Malatya ve Konya'yı ziyaret ederek tamamladı.2

Atatürk'ün gezi ile ilgili raporları
Atatürk, o inceleme gezisinde gittiği her yerde halkın sorunlarını dinledi. Sonra bu sorunlara ayrıntılı çözüm önerilerini içeren raporlar hazırlattı.
Atatürk, halkın şikayetlerini TBMM tutanak yazıcılarına tek tek not ettirdi. Bu notlar gezi sonrasında Atatürk'ün gözetimi altında temize çekildi. Bu notlarla hazırlanan raporlar Başbakan İsmet İnönü'ye ve diğer yetkililere ulaştırıldı. 20 Mart 1931 tarihli Milliyet Gazetesi, Atatürk'ün bu seyahate ait ilk raporlarını hazırlayarak CHP'ye verdiğini yazdı.3

Atatürk'ün inceleme gezisi sonrasında hazırlattığı o raporlardaki bazı bölümler şöyle:
– Fare tahribatına uğramış bölgeler belirlenerek tohumluk yardımı yapılmalı.
– Halkın elindeki traktörlere yeterli miktarda gaz verilmeli.
– Tohum ıslah istasyonları fikrinin uygulanmasına kadar “yerli tohumların kalburlanması” gibi pratik yollara başvurulmalı.
– Trakya'da kuşyemi ve kendir ıslah edilip çoğaltılmalı.
– Sivas'ın kuzeyi ile Tokat, Amasya, Samsun ve Trakya vilayetlerinde fare, Samsun ve Edirne'de de çekirge mücadelesi yetersizdir.
– Kayseri'de sığırlarda görülen veba-i bakarî (sığır vebası) ile mücadele yetersizdir.
– Amasya elmalarının, Sürmene zeytinlerinin hastalıklara karşı korunması gereklidir.
– İktisat Vekâleti, zararlılarla ve hastalıklarla yeni ve canlı bir zihniyetle mücadele etmeli.
– Hububat piyasası için tedbir alınmalı.
– Tütün üreticilerini memnun etmek için inhisar memurlarının dikkatli olması gerekir.
– Trabzon halkı bir tütün ve sigara imalathanesi açılmasını istiyor. Trabzon'da marangozluk, kunduracılık zanaatları epey ileridir. Trabzon ve civar sahil çocukları için Trabzon'da bir sanayi okulu açılmalı.
– Vergi düzenlemesi yapılmalı. Çift hayvanlarından vergiyi kaldırmak pek çok fayda sağlar. Kazanç vergisi alınırken iş sahipleri zarara sokulmamalı.
– Gümrük işleri halledilmeli.
– Sanayide ipek ve pamuk dokumacılığına önem verilmeli.
– Öğretmenlerin emekli maaşları aksatılmadan ödenmeli.
– Millet mekteplerinde okuma yazma öğrenenler öğrendiklerini unutuyormuş. Bu nedenle okuması kolay küçük kitaplar basıp halka ücretsiz dağıtılmalı.
– Ülkedeki hastanelerin sorunları çözülmeli.
– Halkın faiz yükü altında ezilmemesi için gerekli önlemler alınmalı.
– Halkın şikayetleri kayıtsızlıkla karşılanmakta, bu da CHP'yi zayıf düşürmektedir.
– Ülkede okul ihtiyacı devam etmektedir.
– Köylerde “ev sanayi” kurulabilir.
– Edirne'de kasırgadan yıkılan cami ve minareleri tamir edilmeli.
– Ergene Nehri düzenlenmeli ve kanal inşa edilmeli.
– Keşan ile İbrice arasındaki yol ıslah edilip iskele inşa edilmeli.
– Samsun'da askeri hastane olarak kullanılan ilkokul binaları Milli Eğitim Bakanlığı'na verilmeli.
– Tütün ve çimentoda Ruslarla rekabet etmek için gereken önlemler alınmalı.
– Cumhuriyeti ve Rejimi Koruma Kanunu çıkarılmalı.
– Hapishaneler iyileştirilmeli.
– Eğitim uygulamalı olmalı.
– Yeni Hıfzıssıhha Kanunu'na göre fabrikalarda bulunması gereken doktor ve hastane işleri kontrol edilmeli.
– Yeterli miktarda süt damlası, doğum evleri, çocuk yuvaları ve kreşler açılmalı.
– Zeytin ağaçlarını aşılayanları tapu harçlarından muaf tutmuştuk. Bunu başka ağaçlar için de yapmalıyız. Zeytinyağcılığımızı geliştirecek önlemler almalıyız. Ayçiçeği yağı da üretmeliyiz. İncirlerimizi hastalıktan korumalıyız.
– Bir çul ve çuha fabrikası gereklidir.
– Akdeniz'le Mersin arasında 20 civarında deniz fenerine ihtiyaç vardır.
– Ziraat Bankası'na kredi borcu olan çiftçinin borçları 10-20 seneye yayılmalı.
– Çiftçiye bazı tarım aletleri ve bir miktar arazi verilmeli.
– Köylülerimiz, kendi ürettikleriyle doyabilmeli, kendi tezgahının basit bez ve abası ile giyinebilmelidir. İdeal olarak köylümüz dışarıdan mümkün olduğu kadar az şey satın almalıdır.
– Balıkçıların sorunları çözülmeli.
– Satış kooperatifleri kurulmalı.
– İşçilerin hakları korunmalı, bir İş Kanunu çıkarılmalı.
– Petrol işi kısa zamanda halledilmeli, sondaj çalışmalarına başlanmalı.
– Mensucat fabrikaları kurulmalı.
– Uşak Şeker Fabrikası kurtarılıp güçlendirilmeli.4

Mustafa Kemal Atatürk'ün Tokat'ta bir ihtiyarın dertleri ile ilgilenişi. (21 Kasım 1930)

Mustafa Kemal Atatürk tarafından 22 Kasım 1930 tarihinde Samsun’da yazılan ve Başvekil İsmet Paşa’ya hitaben yazılan konuyla ilgili telgrafa110 verilen 23 Kasım 1930 tarihli yanıt aşağıdaki şekildedir:

“Başvekâletten mevrut Ankara 23/XI/931 tarihli telgraf suretidir
1- Havzadaki arazi vergisi için Samsun defterdarlığına Maliyeden emir verilmiştir.
2- Tohumluk Ziraat Bankası nezdinde takib ediliyor. Mahalli sandıklara merkezden para gönderilecektir.
3- Traktörlerin değiştirilmesine kadar geçen seneden tenzilat yapılmaksızın muafiyetli gaz verilmekte devam olunacaktır. İktisat vekaletinin bu mealde tebligat yapacağı maruzdur.
                                                                                                             Başvekil İsmet “

Atatürk, 17 Kasım 1930'da Ankara'dan başladığı inceleme gezisinde 21 Kasım 1930'da Sivas'tan Tokat'a geçti. Atatürk, 10.30'da Tokat Belediye Meydanı'nda törenle karşılandı. Halkla buluştuktan sonra belediyeye çıktı. Öğle yemeğinden sonra Tokat ilinin sorunları hakkında belediye başkanından bilgi aldı. Atatürk, ertesi gün, 22 Kasım 1930'da, Turhal'a geçti. Turhal'da büyük bir kalabalık tarafından coşkuyla karşılandı. Aynı gün saat 12.30'da Turhal'dan Amasya'ya geçti. Atatürk Tokat'ta iki sorunla karşılaştı. Bunlardan ilki, bazı tütün üreticileri ellerindeki eskimiş tütünlerin inhisar idaresince satın alınmasını istiyordu.

Atatürk üreticileri dinledi. Ancak bu tütünlerin 1927-1928 yıllarında ait eskimiş ve ekonomik değeri olmayan tütünler olduğunu öğrenince bu isteği kabul etmedi. İkincisi, bölgedeki fare tahribatı nedeniyle üretici zarar etmişti. Atatürk, hükümetten, gerekli incelemeler yapıldıktan sonra zarar edenlere gerekli ilaçların ve tohumların gönderilmesini ve üreticilerin Ziraat Bankası borçlarının yarısının ertelenmesini istedi.5

Atatürk gittiği her yerde olduğu gibi Tokat'ta ve Turhal'da da halkın şikayetlerini dinledi. Köylülerle sohbet etti.

Sinan Meydan
Kaynaklar: 
1- Ahmet Hamdi Başar, Atatürk'le Üç Ay ve 1930'dan Sonra Türkiye, 2.bas, Ankara, 1981, s.21.
2- Gürbüz Tüfekçi, Atatürk, Seyahat Notları (1930-1931), İstanbul, 1998, s.67.
3- Atatürk'ün Bütün Eserleri (ABE), C. 24, s. 315.
4- Tüfekçi, age, s. 25-132. ABE, C.24, s. 315-392. ABE, C.25, s.23-65.
5- Abdullah İlgazi, “Atatürk'ün Tokat Gezileri”, Atatürk Araştırma Merkezi Dergisi, S.52, C. XIII, Mart 2002.

Bu fotoğrafı paylaş
Mustafa Kemal Atatürk'ün Tokat'ta bir ihtiyarın dertleri ile ilgilenişi. (21.11.1930)